🌉 Herşey Karşılıklı Ile Ilgili Sözler

GÜLÜŞ ile İLGİLİ SÖZLER. Renkler doğanın gülüşleridir. (Leigh Hunt) Gün biter gülüşün kalır bende. (Ahmet Telli) Gülüşünden toplamam gereken papatyalar var. Sadece gülüşümü yakala, öfkem sana ağır gelir. Farklıyız işte. Sen gülü severdin. Ben gülüşünü Zaten senin gülüşün benim en sevdiğim mevsim. Dayanışma ile ilgili olarak söylenmiş özlü sözler bu yazımız içerisindedir. Bazen dayanışma maddi olarak yapılır bazen ise emek harcanarak çalışılarak yapılır. Para ile yapılan dayanışma belki bir gün unutulur ama emek verilen, çaba sarf edilen dayanışma hiçbir zaman unutulmaz. Dogecoin Kurucusundan Olay Yaratacak Sözler: "Elon Musk Dolandırıcı". Dogecoin’in kurucu ortaklarından Jackson Palmer, verdiği bir röportajda Elon Musk’ın kendisini ‘Tony Stark sandığını’ ve onun bir dolandırıcı olduğunu söyledi. Gelin detaylara beraber göz atalım. Herşey bu millet için herşey Türkiye için Türkiye’nin partisi Türkiye’nin lideri. Ak Parti genliği liderinin yanında. Sayfalarımız; Vatan İle İlgili Sözler. Reis İle artık özüne dönmüş ordumuz var. Büyük Millet Büyük Güç Hedef 2023. İşığı yak www.sozlervadisi.com geleceğini aydınlat. Hamisen Mistar-ı kader üstünde kalem-i kudret iyle yazılan mektubât-ı Rabbâniyeyi mütalâa makamında tefekkür ve istihsan vazifesine başladılar. Sadisen: Eşya nın yaratılışında ve masnuat ın san’atındaki lâtif incelik ve nazenin güzellikleri temâşâ ile tenzih makamında, Fâtır-ı Zülcelâl, Sâni-i Zülcemâllerine muhabbet ve iştiyak vazifesine girdiler. Bu sayfamızda, Saygı Sözleri, Saygı İle İlgili Sözler, Saygı ile ilgili Özlü Sözler yer almaktadır. SAYGI SÖZLERİ. Saygı, satın alınmaz, kazanılır. Saygı, düzenin anahtarıdır. Atatürk. Zamana büyük saygı duy. Richard Baxter. Nazik insan nezaketi nezaketsizden öğrenir. Saygı, çok kere korkunun söylenmeyen şeklidir. Çevreİle İlgili Sloganlar - Çevre Koruma Sloganları. * Biz doğayı korudukça doğa da bizi korur. * Herkes sağlıklı, dengeli bir doğal çevrede yaşamak hakkına sahip*tir. * Çevre kirliliği, her anımızı etkileyen sağlıklı bir yaşam konusudur. * Sağlıklı yaşam, sağlıklı çevre ile olur. Gittin mi büyük gideceksin ayrılık bile gurur duyacak seninle. Sıkıntı etme. Kaderinde kim varsa ayağına o gelecek. Kaderinde ki oysa, muhakkak seni sevecek. Çakalın özgürlüğü aslan ayağa kalkana kadardır. Ayık ol panik yapma. Rahat ol bak dalgana 3 günlük dünya ne sana kalır ne bana. Hiçkimse avucunda para, elinde banka defteri ile doğmamıştır. - Dale Carnegie. Şöhret de, para da ölümden öteye geçemez. - Hanri Benazus. Dostluk para gibidir elde edilmesi kolay korunması zor. - Samuel Buttler. Yeni güç kaynağı çok az kişinin elinde olan para değil, çoğu insanın elinde olan bilgidir. İstiklalile ilgili söylenmiş sözler. Bence bir millette; şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi, mutlaka o milletin hürriyet ve istiklaline sahip olmasıyla kaimdir. 10 kasım Atatürk'ü anma günü ile ilgili yazılar 10 Kasım sözleri Anlamlı Sözler Atatürk Ataturk sozleri Atatürk Sözleri Kısa Atatürk un sözleri kısa Atatürk'e güzel sözler kısa Atatürk'ün 30 ağustos ilgili sözleri Atatürk'ün bugünü anlatan sözleri Atatürk'ün savaşlarda söylediği sözler Atatürk'ün Sözleri Hiçşüphesiz Allah, herşeye güç yetirendir. Bakara Suresi, 119. ayet: Şüphesiz Biz seni bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak, hak (Kur'an) ile gönderdik. Sen cehennemin halkından sorumlu tutulmayacaksın. Bakara Suresi, 147. ayet: Gerçek (hak) Rabbinden (gelen)dir. Şu halde sakın kuşkuya kapılanlardan olma. dbK23aQ. Platonik Aşk Sözleri En güzel Platonik aşk sözlerini sizler için bir araya getirdik. Karşılıksız aşk sözleri olarak adlandırdığımız Platonik aşk sözleri içeriğinin yanı sıra sitemizde Güzel sözler ve özlü sözler kategorilerinde en yeni ve güncellenmiş sözleri bulabilirsiniz. Aşkına karşılık verilmeyenler için en güzel 5 platonik aşk sözü önerisi; 1. Sen bana gelmesen de ben sana aşık olurum. 2. Senin güldüğün, benim defalarca öldüğüm bir resmin var. 3. Sürekli aşk oluyorum… Hep aynı kişiye! 4. Biri var… Koşmak istiyorum ama adım atamıyorum. 5. Ruhunun ruhuma dokunmuşluğu var. En Güzel Platonik Aşk Sözleri Seni sevmekten değil, bunu sana söylemekten vazgeçtim. Yarım kalan sevgiye, şu emanet gülmeye, yaşamadan ölmeye itirazım var. Bütün şarkılarda senden bahsediliyormuş, onu fark ettim. Biraz sabır, biraz umut ve en çok da sen karıştın dualarıma… İlacı olmayan bir hastalıktır özlem. Öyle ki içtiğin çaya bakınca bile gelir aklına. Nasıl da kirlenmiş kalpleriniz, sorsalar insansınız. Konuma gerek yok… Ben senin kalbinin attığı yerdeyim. Sanki uçurumun kenarındayım ama aşağı nasıl güzel. Düşler bitince başlamaz mı kabuslar. Ve kadın acıdan inleye inleye uyuyakaldı. Uykusunda bile sordu. “Hak ettim mi?” Küçük bir çocuğun yokuş aşağı koşması gibi seni düşünmek. Biraz heyecan, biraz da düşecekmiş korkusu. Yorgunum ve hiçbir şey bilmiyorum. Tek istediğim yüzümü kucağına koymak, elini hissetmek ve sonsuza kadar öyle kalmak. Allah sana beni vermiş… Otur da aşık ol. Seni sevmekten değil, bunu sana söylemekten vazgeçtim. İmkansız dedi gurur. Riskli dedi tecrübe. Manasız dedi mantık. Yine de denemeye değer dedi kalp. Sana sevgimi anlatamıyorum ama sen anla ne olur. Aşk, “Merhaba” bile diyemiyorken, onun senin olabileceğini hayal etmekti. Sakar bir kalbim var, sürekli sana çarpıyor. Hiç bilmediğim “o” kokunu ne kadar çok özlüyorum bilemezsin. Yaşasın platonik aşıkların onurlu mücadelesi! Konuma gerek yok güzel kız, kalbinin attığı yerdeyim. Öyle uzaktan seyretme, adına hayran olduğum YAR! Buyur gel ömrüme, ömrüm ömrün olsun. Özlüyorsun sonra… Anlatamıyorsun, anlamazlar! Tek dua’m var… O ellerini başkası tutmasın. Sonra düşündüm; Beni kazanmaktan çok kaybetmeye meyilli bir insanı varlığımla rahatsız etmemeliydim. “Bende gittim…” Sen sadece kalbimin değil yarınlarında karşılıksız sevgisi olacaksın. Seni sevmek hayallerim de, seni sevmek rüyalarımda, sen sevmesen de ben böyle de mutluyum seninle. Batan güneş umudumuz doğan güneş tesellimiz olsun. Hata senin değil karşılıksız seven kalbimin senin haberin olmasa da bu kalpten seviyorum seni off çekiyorum hep içten. Yaşadığım hiçbir şeyden pişman değilim öfkem yaşayamadıklarıma! Sen aşkımdan bir habersiz yaşıyorsun seni izliyorum kalbim ellerimde seni bekliyorum biliyor musun? Artık bulutlara yazıyorum hasretimi, yağmur yağınca anlarsın ne çok özlediğimi. Hayatı seviyorum seni sevdiğim kadar ama seni görünce hayatı unutuyorum sen kalıyorsun o an sadece benim dünyamda. Ama sen beni görmüyorsun kendi dünyanda. Zaten yürekten sevenler sevdiğinin üzülmesine de dayanamazlar biliyor musun? İşte budur yürekten sevmek ve öyle göründüğü gibi de kolay değildir. Unutma bunu. Hayatta çok şey var yaşanılacak. Bunlardan bir tanesi de sensin. Ben seni yaşamak isterdim bir ömür boyu sadeliğinle. Sence seni yaşamaya değmez mi? Bence değer. Sen gözlerimde bir umut, sen yüreğimde bir sevinç ama karşılıksız aşk yaşarken ölmekmiş gülüm. Ben. Sen… Öylece durmayı seviyorum ben. Durup ardından bakmayı. Sen yürümeyi seviyorsun ama arkana bakmadan. Yaprak seviyorum ben yaprak. Kuru, yaş ayırmadan. Sen ezmeyi seviyorsun, neye bastığına bakmadan. Ben senden sonra tanıştıklarımdan bir şekilde memnun oldum da; Seninle karşılaştığım da, Tanıştırayım eşim.’ dediğin de bir türlü memnun olamadım işte. Karşılıksız bir yakarıştı benimkisi, hani bir şeyi istersin elde edemezsin üzülürsün ağlarsın ama yılmazsın uğraşırsın tüm yolları denersin de elbet bir gün olur ve onun tadını çıkarırsın ya… Benim sana olan sevgim de öyleydi hep içimde büyüttüm küçücük de olsa bir umutla bekledim bir gün olur seversin diye, isteyip de elde edemediğim tek şey sen olduğun için belki de bu kadar üsteliyorum hırs yapıyorum, yılmıyorum sen düşünmedikçe daha da düşünüyorum seni… Nasıl Sevdi Bu Kalp Seni Neden Sevdi Bu Kalp Seni? Sorularım Bende Saklı Sen Kimseden Habersiz Sadece Kalbimde Saklısın Bebeğim. Karşılıksız sevgi benimkisi, sana platonik bağımlı bir serseriyim, Sen ise benden habersiz masum bir meleksin bebeğim. Biliyorum, imkansız aşk bu ama hükmedemiyorum kendime. Çünkü, bu yürek seni çok sevdi. Rüyalarımın aşkısın, hep rüyalarımda kalacaksın. Seni çok seviyorum. Gözlerini böyle siIkelersen üzerime, benim üstüm başım sen olur. Yapma! Ne kalbim kaldı kırılmadık, ne aklım kaldı çalınmadık. Ne anlayabiliyorum, ne de hissedebiliyorum çünkü anlamak beynin, hissetmek kalbin işidir. Kafam güzelken beni hep seviyorsun be zalim! Seni hayal ediyorum geceleri masamın soğuk kenarında zaten hep hayal ediyorum seni olsan da olmuyor istemiyorsun beni. Ne zaman Seni görsem kalbim yerinden oynuyor gözlerine baksam o an hayat donuyor ama bir sen görmüyorsun karşında duramıyorum. Her gündüz ve gece kendimi kaybediyorum, ayakucumda gitmekten başka çare olmadığı için. Gizli hayranın oldu bu kalp sana durmuyor inan bana, seviyorum seni ne olur beni anla platonik aşk bitsin hadi gel bana… Koyver kovulmuş yüreğimdeki kıskanç sözleri, seni sevdiğimi unut , unut unutturduğum acıları. Koyuver kovulmuş yüreğimdeki kıskanç sözleri, seni sevdiğimi unut, unut unutturduğum acıları. Mesela ben, hiç aşık olmamış insan kadar şanslı olmak isterdim. Sen varken senden habersiz seviyorum seni ya sen yokken nasıl seveceğim seni platonik aşkım benim… Gül dikeniyle, bulut yağmuruyla, ketçap mayoneziyle, kalbim karşılıksız sevgimle tamamlıyor birbirini. Yağmur ıslatıyor duygularımı, hafif bir sis var sokağında, perdeler kapalı, görünen yüz sensin gönül gözümde. Son aşkımı sana verdim, son cümlemi sana söylüyorum. Bu kalp seni sevmekten ancak durduğunda vazgeçer. İnsan sesini hiç duymadığı, kokusunu hissetmediği, gülüp eğlenmediği, sarılıp öpemediği birini bu denli çok düşünür mü? Ben senin için her akşam besteler yazsam da adına şiirler okusam da senin haberin olmayacak biliyorum bunu da. Bir gün bi çılgınlık edip seni sevdiğimi söylesem alay edip güler misin yoksa sende sever misin? Seni habersizce sevdim habersizce gitmesini de bilirim platonik sevgilim. İnsan sesini hiç duymadığı, kokusunu hissetmediği, gülüp eğlenmediği, sarılıp öpemediği birini bu denli çok düşünür mü? Bekledim! Hep seni bekledim. Bir an bile umutsuzluğa düşmedim, kabul etmedin, etmesen de hep sevdim, sen hep benimleydin! Uzaklık kilometrelerin aramızdaki acısı değilmiş uzaklık gözlerinin yüreğime olan uzaklığıymış. Ben Senin için her akşam besteler yazsam da adına şiirler okusam da senin haberin olmayacak biliyorum bunu da. Çok uzaklarda, şuanda neler yaptığını, beni nasıl bir fotoğrafla hatırladığını artık bilmediğim bir sevgilim var. Rüyaların en güzelini görürken tanrının sana gönderdiği meleklerin kanatları o kadar büyük olsun ki en masum anında bile sana kimse sana zarar veremesin. Ve bir gün seni anlattığım kişilerden dinle kendini. Karşılıksız sevgi benimkisi, sana platonik bağımlı bir serseriyim, sen ise benden habersiz masum bir meleksin bebeğim. Sana, bensiz de mutlu olacağını anlatanlar. Benim sana yandığımın kaçta kaçı kadar sana yandılar? Ne gariptir. Eskiden kızardım sevdiklerime. Küserdim beni incittiklerinde. Şimdi hiç bir şey hissetmiyorum üzerime geldiklerinde. Ya benim yüreğimde bir şeyler taştı. Ya da bu hayatın tadı kaçtı. Seni habersizce Sevdim Habersizce gitmesini de bilirim platonik sevgilim.. Platonik sevmek zordur..Her hareketi üstünüze alınmak istersiniz,Ama onlar başkasına aittir; kalbi de dahil. Yıllar var ben onu hiç unutmadım. O beni sorar, hatırlar mı ki? Ne zaman gözlerin gelse aklıma yüreğim bir kuş olur çırpınır. Ben imkansız aşklar için yaratılmışım, Ne kavuşmayı bilirim ne unutmayı, Kayboldum kuytusunda yalnızlıkların,Yaşadım en karasını sevdaların. Beni sevememen diyorum güzelim, kusursuz bir cinayetti. Seni sevdiğimi herkes anladı, bir sen anlamadın bilmem ki niye.. Kaç kere söylemek istedim sana korktum hayallerim yıkılır diye… Sensizliğin ıstırabını yaşatıyorsun yeniden, yarınlarımın olmadığı bir hayat bıraktın bana. Bir gülüşün, bir bakışın ile kandırdın beni. Şimdi unutmamı isteme benden. Kızım olursa senin adını koyacağım. İsmini söylediğimde o koşsun kollarıma. Uzaktan seviyorum seni. Kokunu alamadan, boynuna sarılamadan, yüzüne dokunamadan. Sadece seviyorum. Hiç görüp, dokunup, öpmediğin birine aşık oldun mu? Olsan bilirdin aşkın ne olduğunu! Birine aşık oldun mu? Olsan bilirdin aşkın ne olduğunu! Oradan bakınca çok belli oluyor mu üzerime sıçrattığın yokluğun? Yanımda mutsuzsan eğer, benden uzakta mutlu ol’ diyebilecek kadar çok seviyorum seni. Sevmek her zaman yaklaşmak değildir, bazen uzaktan seversin, çok uzaktan. Yine o ağrıyla uyandım. İnsanın içi ağrır mı hiç? Ağrıyor işte… Bensiz mutluysan hep öyle kal! Bir insanın uzaktan sevmesi, bir mahkumun pencereden özgürlüğe bakması gibi bir şey. Çıkmaz yazdığı halde ısrarla girdiğin sokağın adıdır AŞK… Ağlatan Platonik Aşk Şiirleri Şiirden en çok aşık adam anlar. Adam sevdi, şiir yazdı, şiir okudu ve sonra gözlerinden iki damla yaş süzüldü; sevdiğinin adını yüreğine yazdı. Aşık insanlar şiirler okur, şarkılar dinler ve sevdiğini rüyalarına, hayallerine misafir eder her gece, her gündüz. Gönülden sevenler, sevgisine karşılık göremeyenler için derlediğimiz en güzel platonik aşk şiirlerini, acıtan karşılıksız aşk şiirlerini Facebook, Twitter gibi sosyal hesabınızda paylaşabilirsiniz. Beklenen Ne hasta bekler sabahı, Ne taze ölüyü mezar. Ne de şeytan, bir günahı, Seni beklediğim kadar. Geçti istemem gelmeni, Yokluğunda buldum seni; Bırak vehmimde gölgeni Gelme, artık neye yarar? Necip Fazıl Kısakürek Uzaktan Seviyorum Seni kokunu alamadan, boynuna sarılamadan yüzüne dokunamadan sadece seviyorum öyle uzaktan seviyorum seni elini tutmadan yüreğine dokunmadan gözlerinde dalıp dalıp gitmeden şu üç günlük sevdalara inat serserice değil adam gibi seviyorum öyle uzaktan seviyorum seni yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden en çılgın kahkahalarına ortak olmadan en sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan öyle uzaktan seviyorum seni kırmadan dökmeden parçalamadan üzmeden ağlatmadan uzaktan seviyorum öyle uzaktan seviyorum seni; sana söylemek istediğim her kelimeyi dilimde parçalayarak seviyorum damla damla dökülürken kelimelerim masum beyaz bir kağıtta seviyorum” Cemal Süreya Üçüncü Şahsın Şiiri gözlerin gözlerime değince felâketim olurdu ağlardım beni sevmiyordun bilirdim bir sevdiğin vardı duyardım. çöp gibi bir oğlan ipince hayırsızın biriydi fikrimce ne vakit karşımda görsem öldüreceğimden korkardım felâketim olurdu ağlardım ne vakit maçka’dan geçsem limanda hep gemiler olurdu ağaçlar kuş gibi gülerdi bir rüzgâr aklımı alırdı sessizce bir cıgara yakardın parmaklarımın ucunu yakardın kirpiklerini eğerdin bakardın üşürdüm içim ürperirdi felâketim olurdu ağlardım akşamlar bir roman gibi biterdi jezabel kan içinde yatardı limandan bir gemi giderdi sen kalkıp ona giderdin benzin mum gibi giderdin sabaha kadar kalırdın hayırsızın biriydi fikrimce güldü mü cenazeye benzerdi hele seni kollarına aldı mı felâketim olurdu ağlardım Atilla İlhan Senin İçin İmkansız Dediler Senin için yasak dediler… -Yasaklar çiğnenmek içindir dedim. Senin için imkansız dediler… -Önemli olan imkansızı başarmak dedim…. Senin için olmaz dediler… -Dünya da olmayacak şey yok dedim. Senin için zor dediler… -Kolay olsaydı değeri olmazdı dedim. Onda bulduğun nedir ki dediler… -Herkeste arayıp bulamadığım dedim. Senin için o ne dediler… -Hayattaki gülen yüzüm dedim. Ona öyle nasıl bağlandın dediler… -Ben değil o ”bağladı” dedim. Oda senin gibi sevdimi dediler… İşte cevap veremediğim tek şey buydu. Eğer bunu bilmiyorsan vazgeç dediler… -”Vazgececek olsaydım sevmezdim” dedim…. Can Yücel Bir Mevsimin Acı Gerçekleri “”Bir tek dileğim var mutlu ol yeter” sözünün bir kamyon yükü anlam taşıdığı günlerdi Kaldırımlar toz ve kağıt topakları Ankara’nın Ankara’nın sonbahar yaprakları ayvalar sarı hüzünler olgun yaz yorgunu gövdeler serili betonlarda Ben yanımda çok acıklı epey yol üstü sözler getirmiştim. “Sanki terk edilmiş bir viraneyim her yanım dağılmış yıkılmışım ben” Okul önlük mevsimi ve kaplanması com kitapların cumhuriyet gazetesiyle bir ön beslenme çantası kompleksi malum şu otlu peynir meselesi Saçlarını süt mısırı örgü yapmış bir al yüz koca göz görüyorum. Sanki o tehlikeli yolun başındayım Aşk’a geliyorum! ama yanıma hep köy zılgıtlı sözler almışım arabesk kalıyorum her kent soylu aşkın karşısında “Bir kulunu çok sevdim” diyorum “O beni hiç sevmiyor” diyorum “Kalbimi ona verdim artık geri vermiyor” diyorum. Yılmaz Erdoğan Her Şey Sende Gizli Yerin seni çektiği kadar ağırsın Kanatların çırpındığı kadar hafif.. Kalbinin attığı kadar canlısın Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç… Sevdiklerin kadar iyisin Nefret ettiklerin kadar kötü.. Ne renk olursa olsun kaşın gözün Karşındakinin gördüğüdür rengin.. Yaşadıklarını kar sayma Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; Ne kadar yaşarsan yaşa, Sevdiğin kadardır ömrün.. Gülebildiğin kadar mutlusun Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin Sakın bitti sanma her şeyi, Sevdiğin kadar sevileceksin. Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın Bir gün yalan söyleyeceksen eğer Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın. Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak. Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü. Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin.. İşte budur hayat! İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun Çiçek sulandığı kadar güzeldir Kuşlar ötebildiği kadar sevimli Bebek ağladığı kadar bebektir Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren, Sevdiğin kadar sevilirsin… Can Yücel Uzaktan Sevmekte Birinciyiz gözleriniz madam! gözlerinize bakıyorum da; sanki bir yangın yeri! yüzünüz talan edilmiş bir imparatorluktan kalmış gibi!.. bir şair oturmuş o iki kaşın arasına, tüten dumana ve akan kana bakmaksızın! aldırmaksızın parlıyan patlayan bombalara, şiir söylüyor gibi… aslında aşktır en çetin meydan muharebesi. siz koşuştururken lise bahçelerinde, dilinizde goethe'den yarım yamalak ezberlenmiş iki dize, ve deri ceketinize yaslanmış yürürken yağmurda, bir şairdim ben; kalbini büyüten dumanlı odalarda!.. benim kalbim dumanlı odalarda büyüdü madam, yalan yok! yalan asla olmayacak; çünkü aşk’ üstümüze serpiştirip kaçan o yağmur, bir gün sizi de ıslatacak!.. bir gün siz de hüzünle bakacaksınız kalbimin içine, orada yenilenmiş yenilmiş bir şarklıyı göreceksiniz!.. biz şarklılar, yani allah'a inananlar, oruç tutanlar, ve asla konuşamayacakları kızlara aşklananlar; hep yenildik! farklı mağlubiyetlerden kurtuldu kuruldu tarihimiz!.. -diyorum ki… vaktin varsa bu akşam… bizim yüzümüz kızarır madam, söylemeyiz! biz uzaktan sevmelerde birinciyiz. genç kızlara başımızı çevirip bir bakmayız, bir bakarsak, usulca elimizden kayarak; parçalanır kristal gençliğimiz!.. biz kristal gençleriz madam, kolayca tuz buz oluruz! Kemal Sayar Merhaba Nalan Merhaba Nalân... bu sen misin, Yoksa sen mi sandım; Biri çimdiklesin beni... Şöyle ışığa gel de göreyim, Beni dümdüz eden, O yalandan da yalan gözlerini... Nalân... Amortiden mi çıktın güzelim? Bak yine şapşal ettin bizi... Oysa ne güzel unutmuştuk Ve ne güzel sona ermişti, O gerzek pembe dizi! .. Hani, son bölümde sen yamuk yapıp Fabrikatör Nubar Bey'in Tarabya köşküne gitmiştin... Hani, arkadaşım Halit Akçatepe'nin yanında Beni acayip refüze etmiştin... Ve işte o an gözümde, Eskicinin bile almadığı Bir eski eşya gibi, bitmiştin! .. Merhaba Nâlan.. Pişmanlıklar denizinin biletsiz yolcusu... Merhaba, artist olma hayallerinin İkinci sınıf karakter oyuncusu! .. Vay anasını sayın seyirciler, Vay anasını be... vay anasını! .. Bak, şimdi ağlarım ha, Tez kapatsın biri, Gözlerimin bozuk vanasını! .. Oysa, o zehir kusan fabrika yolunda Beraber ıslanmıştık biz, nice yağmurda. Ve o gün, Nubar Bey'in çarpıp kaçtığı Bir hayvancağızdı inleyen, Yol kenarı çamurunda. Ve hep kendine ayırdığın O bencil yüreğin, Bir de o gariban köpeğe sızlamıştı. Ve ben, ilk defa seni böyle bilmiştim, Ve damarlarım ilk defa böyle cızlamıştı! .. Merhaba Nâlan... merhaba! Yoksul mahallemizin en havalı kızı. Merhaba, yanlış ağlara takılmış Muhteşem deniz yıldızı! .. Ben sana bakınca, dolardım bulut gibi Dolardım da bir türlü yağamazdım... Sen bana bakınca, Bir ağlamak düğümlenir boğazımda, Gurur yapar, ağlamazdım... Ne düşkündüm sana be! Hani hayvanlar yavrusunu yalarmış, Aynen öyle... Ne tutkuydu bizimkisi be! Hani Ferhat dağları nasıl delermiş, Aynen öyle... Ve o nasıl gidişti be! Hani bir tren gelir de üzerinden geçermiş, Aynen öyle... Of Nâlan of! .. Sen benim neler çektiğimi bilsen, Bunu bilmekten ölürdün... Şu kadarını söyleyeyim Hani taş olsan, Yani taş olsan; Ortadan ikiye bölünürdün... Gitme Nâlan, dur! Tekrar gitme ne olur! .. Aldırış etme saçma sapan sözlerime. Yoo... hayır, ağlamıyorum, Galiba cıgaranın dumanı kaçtı gözlerime. Belki de sen haklıydın, Bu mahallede ne bahtın açılır, Ne de boyun uzardı. Üstelik annen ölmüştü Ve sokağınız, Acını kaldıramayacak kadar dardı... Terso gidiyordu herşey... Milllet işi-gücü bırakmış, Aklını bize takıyordu. Altımızda çul yoktu, Üstümüzde dam akıyordu. Arap kızı camdan bakıyordu... Sen gittikten sonra ben, Hiç sorma... El attığım her işi, çok geçmedi batırdım. Çünkü seni unutmanın tek yoluydu; Bütün kazancımı şaraba yatırdım. Ama gelinliğin duruyor. Baba yadigarı cumbalı evi de satmadım. Yalanım varsa kalkmayayım şuradan Ben seni bir tek gün, Bir tek gün bile unutmadım! .. Merhaba Nâlan, Merhaba üzgün melek. Merhaba kadersizim, talihsizim. Merhaba titreyen elim, sancıyan belim, Ağrıyan dizim, vazgeçilmezim! .. Ama Necdet Tosun öldü Nâlan, Artık yemekleri sen, Salatayı da ben yapacağım. Sami Hazinses kadar olmasa da Bahçeyi sevdiğin çiçeklerle donatacağım. Kemal Sunal da öldü Nâlan, İyi kalpli amcaları birer-birer uğurladık. Ve dünya kirlendi, Filmler bozuldu O masum sevdalar yaşanmıyor artık... Sen varsın, ben varım. Bir de, acımasız bir dünya var dışarıda... Esas film şimdi başlıyor, Ve bütün koltuklar bomboş bu sinemada! .. Merhaba Nâlan, merhaba! .. Sen ortada sıçan, ben şaşkın körebe... Ulan seviyorum seni be! .. Ulan, nereden inceldiyse, Oradan kopsun be! .. Yusuf Hayaloğlu ticari kaygi'nin en basit ticarete doken, duygu ve du$unceyi nakit olarak bi anlam ifade edemez diye kenara iten, madde ile gozunu boyami$, manadan uzak insanlarin agzinda sakiz olan laf.bkz lafazan bkz beni sev ki ben de seni seveyimyapılan, söylenen, yardımda bulunulan her şeyden sonra beklenti içine girme modundaki kişinin insanı umutsuzluğa iten hayat felsefesi. karsiliksiz fedakarlik sevgi saygi oldugunu farketmek zaman alabilir*fark edince"senin bana ne faydan dokundu ki?" diyecek gucu rahatlikla bulucaktir insan allaha mahsus olmayanın peşinde koşan çobanın patronundan bir demet maydanoz. merhum ekşi'de bir haber vardi, empati sözcüğünü kullanmadan iletişimden söz edecek adam aranıyor diye, efendim aynı ilişki evlilik ile "herşey karşılıklı" sözü arasında da kurulabilir gayet. annemin gün arkadaşlarından, babamın büyük halasına, kadın programlarını arayan seyircilerden millete ahkam kesen televizyon psikiyatrlarına, evlilik denince, düğmeye basılmış gibi ilkin bu sözler dökülüyor herkesin ağzından. onu da "herşeyin başı sevgi, saygı, hoşgörü" izliyor. halbusi nasıl yalan, nasıl traş hepsi. ilişkilerinde oyun teorisine inanan tek adam varsa beri gelsin. herkes benim için iyi olan, bizim için de iyi olsa gerektir diyor, herkes ötekinin sırtına nasıl binerim, ümüğüne nasıl çökerim, benimkinin gözünü nasıl oyarım, karıma/kocama nasıl dediğimi yaptırırım hesabında. "herşey karşılıklı" bu bencillik kültünün parolası olsa gerek. newton'un üçüncü yasasını hayat felsefesi yapmanın sonucu varılabilecek çıkarım. değildir da, toplumun bireye yönergeleştirdiği mecburi kendini koruma kalkanlarından sadece, şeyler karşılıksızdır. her şey karşılıklı düstûruna inananlar için ise bu anlattıklarım safsatadan ibarettir daha geniş açıdan irdelemek için, empati başlığı gayet uygun. ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın. HERŞEY KARŞILIKLI Bir düzensizlik var, Başı bozuk düşüncelerimde, Sevemiyorum, Isınamıyorum, Doğru dürüst bir yerimde, duramıyorum. Aylak aylak, başı bozuk takılıyorum, işte! Belki! düzene girer, bu sevmeyişlerim diye... Ama her defasında, giden yine ben oluyorum? Kırılmış ya bir kere, bu aşk muhabbeti? Ne yaparsan yap, Değiştiğin gibi olmazsın! Değiştirildiğin gibisin. Sevgi istediğini aramaktan geçer. Tam bulmuş dediğin vakitte ise, Karşıdan olumsuz bir; Düşünce, davranış sezdiğin de, O anda, bırakırsın gene... Eskiye dönersin, Bu sefer, Şişenin dibinde bulursun kendini. Halbuki! aşk dediğin şey, "Herşey karşılıklı" değilmiydi. Ben buyum, karşılıklı olacak, Başka çaresi yok. Başım, bozuk zaten... Herkes üzerime geliyor. Kurtuluş yolu var, elbette! Ölüm, dediğimiz kavram ile Basittir gerçi, Ama yol bu değildir elbette Hayat bu, edebinle otur diyorlar, Ama olmuyor işte. Ben sevmek istiyorum, sevmek Herşey karşılıklı olan dan istiyorum. Yoksa, her zaman ki gibi, Giden yine ben olurum...! Peryasiz Hayatta her şey karşılıklı mıdır? Fiziksel nicelikleri düşündüğümüzde her şeyin bir karşılığı olduğunu görürüz. Doğada her etkiye eşit oranda bir tepki vardır. Fiziksel dünyada hiçbir şey yok olmaz, yoktan da nedensiz bir şey türemez. Maddi dünyadaki bu denkliğin, karşılıklı alışverişin manevi olarak insan duygularında da yer aldığı savunulabilir mi? Duygularını ifade etmede uzmanlaşmış, dili kullanan canlılar olarak, evrensel alışverişi en iyi şekilde dil dediğimiz iletişim aracı yanında, bir kültür olarak da alışverişin örneğidir. Hayatta her şeyin karşılıklı olduğunu çözen canlılar olduğumuz savunulabilir. Hayvanlar aleminden farklı olarak biz evrensel denkliğin farkına varıyor ve “insan kültürü”ne katkı yapıyoruz. Günü kurtarmak amacı değil, sonraki kuşağa bilgi aktarmak amacındayız. Alışverişin farkına vardığımız için kendimizi kültürümüzden bir işe adıyor ve onda yaşıyoruz. “Ben” için değil, “biz” için yaşıyoruz. Her ne kadar buna karşı çıkmaya çalışsak da temelimiz bunun üzerine kuruludur. Her birimiz hayatın farklı bir tarafına katkı yaparak sonrakilere hayat aktarıyoruz. İnsan kültürü “işbirliği” ürünüdür. Bizim devamımızın, yani insan kültürünün, emeklerimizin karşılığını alacağını biliyoruz. Hiçbir şeyin ölmediğinin ve boşa gitmediğinin arasında “kısmet” denilen mefhum da bununla ilgilidir. Birçok olayı kısmet diye tanımlarız. “Nasip değilmiş, nasip kısmet meselesi” diyerek olayları geçiştiririz. Toplum öz benliğinde her şeyin bir nedeninin olduğunun farkındadır. Bu yüzden Dünya’daki onca adaletsizliğe karşı tepki değil, beklenti vardır. Toplum her şeyin bir nedeninin olduğunu tasavvur ediyor olabilir. Yoksa kendi kendini öldüren insanoğluna, her gün şahit olmamıza rağmen neden dur demeyelim?Bak bir bütün olarak yaptırıma tabi tutulabilir. İnsanın parçası olduğu insanlık ve insanlığın parçası olduğu doğa üst yargı makamı olarak karşılığı veriyor olabilir. Birey kendi başına evrensel bütünlüğü fark etmeyebilir. Ancak aynı geminin yolcusu olan diğer insanlar ve diğer canlılar ile birlikte düşününce her şey anlaşılır. Mesela küresel ısınma diye bir konu var. Bazı ülkeler Dünya’nın dengesini bozuyor. Herkes karşılığını ödüyor. Tabi öncelikle, tüketim kültürüne bağlı olan bencil toplumlar bunun muhatabı oluyor. Bak doğanın kesin bir ifadesini oluşturmaya çalışır. Bunun için eşitlikler ve denklemler kullanır. Her şey başka bir türde ifade edilmekte ve eşitlik serimlenmektedir. Bizim yapacağımız şey doğanın farklı karşılıklarını görmektir. Denklemler, olaylar, hayati sorunlar, sevinçler, üzüntüler bir eşitliğin unusurlarıdır. Problem ortada durur ve çözülmeyi bekler. Büyük bir denklemden yalnızca bir sayı kalır gibi görünse de, aslında denklem sayının başka bir şekilde ifadesidir. Kaybolan bir şey yoktur. Bize az gibi görünen, adaletsiz gelen durumları yargılamadan önce denklemi görelim. Problemli ve uzun karşılık ile yalın bir sayının farkına varalım. Unutmayalım ki varlığı anlamlı kılan zamandır. Her şeyin karşılığı zamana ihtiyaç duyar. Bir şey ektiğinizde hemen meyvesini alamazsınız. Bakınız About The philosophy essays since 2013. Editor Doğuhan M. YucelDMY in philosophy&linguistics in philosophy&linguistics. Phd candidate. Cennet ile ilgili en anlamlı Sözler Mesajlar ve yazılar Cennet ile ilgili Ayetleri sizlere bu yazımızda hazırladık . Cennete yalnızca müminler gireceklerdir İşte bütün bu hükümler, Allah’ın koyduğu hükümler ve çizdiği sınırlardır. Kim Allah’a ve Peygamberine itâat ederse Allah onu altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar. Onlar, orada ebedî olarak kalacaklardır. İşte büyük kurtuluş budur. NİSA/13 Muhacir ve Ensar’dan İslâm’a ilk önce girenlerin başta gelenleri ve iyi amellerle onların ardınca gidenler var ya, işte Allah onlardan razı oldu, onlar da Allah’dan razı oldular ve onlara, altlarında ırmaklar akan cennetler hazırladı ki, içlerinde ebedi kalacaklar. İşte büyük ve muhteşem kurtuluş budur. TEVBE/100 İman edip salih ameller işleyenler, işte öyleleri de cennet ehlidirler ve orada ebedî kalıcıdırlar. BAKARA/82 Allahtan korkanlar, elbette cennetlerde ve pınarların başındadırlar. HİCR/45 Allah mümin erkeklere ve mümin kadınlara, altlarından ırmaklar akan cennetler vaad buyurdu. Orada ebedi kalacaklardır. Hem de Adn cennetlerinde hoş meskenler vaad etmiştir. Allah’ın rızası ise hepsinden büyüktür. İşte asıl büyük kurtuluş da budur. TEVBE/72 Allah, müminlerden, canlarını ve mallarını, kendilerine cennet vermek üzere satın almıştır Allah yolunda çarpışacaklar da öldürecekler ve öldürülecekler. Bu, Tevrat’ta da, İncil’de de Kur’ân’da da Allah’ın kendi üzerine yüklendiği bir ahittir. Allah’dan ziyade ahdine riayet edecek kim vardır? O halde yaptığınız alış-veriş ahdinden dolayı size müjdeler olsun! Ve işte o büyük kurtuluş budur. TEVBE/111 Cennette müminlerin karşılanışı Takva sahipleri o kimselerdir ki, melekler, canlarını hoş ve rahat halde alırlar. “Selam size, yapmış olduğunuz güzel işlerin mükafatı olarak girin cennet’e.” derler. NAHL/32 Rablerinden korkanlar da bölük bölük cennete sevk edilmektedir. Nihayet oraya vardıkları zaman kapıları açılır ve bekçileri onlara “Selâm sizlere, ne hoşsunuz! Ebedî olarak içinde kalmak üzere haydi girin oraya!” derler. ZÜMMER/73 Onlara “Selametle güven içinde oraya girin” denir. HİCR/46 İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamları ile mükafatlandırılacaklar, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır. FURKAN/75 Adn cennetlerine girecekler, atalarından, eşlerinden ve zürriyetlerinden salih olanlarla birlikte olacaklar. Melekler de her kapıdan yanlarına girip şöyle diyecekler “Sabrettiğiniz için size selam olsun. Ahiret yurdu ne güzeldir!” RA’D/23-24 İman edip salih ameller işleyenler ise, Rablerinin izniyle içinde sürekli kalacakları ve altından ırmaklar akan cennetlere konulurlar. Oradaki dirlik temennileri “selâm!”dır. İBRAHİM/23 Orada sonsuz bir yaşam vardır Allah onlara, altından ırmaklar akan cennetler hazırladı. İçlerinde ebedi kalacaklar. İşte o büyük kurtuluş budur. TEVBE/89 Böyle demeleri sebebiyle Allah onları altlarından ırmaklar akan cennetlerle mükafatlandırmıştır. Orada ebedî olarak kalacaklardır. İşte iyilik yapanların mükafatı budur. MAİDE/85 İnanıp yararlı işler yapanlara, altlarından ırmaklar akan cennetlerin kendilerine ait olduğunu müjdele! Onlardaki herhangi bir meyveden rızıklandırıldıklarında “Bu daha önce de rızıklandığımız şeydir” derler ve o rızık birbirinin benzeri olmak üzere, kendilerine sunulacak. Orada çok temiz zevceler de onların. Hem onlar orada ebedî kalacaklar. BAKARA/25 O gün inanan erkekleri ve inanan kadınları görürsün ki nurları, önlerinde ve sağlarında koşuyor. Kendilerine “Bugün müjdeniz altlarından ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacağınız cennetlerdir.” denilir İşte büyük kurtuluş budur! HADİD/12 Allah’ın rızası ve hoşnutluğu vardır De ki, size, o istediklerinizden daha hayırlısını haber vereyim mi? Korunan kullar için Rablerinin yanında cennetler var ki, altlarından ırmaklar akar, içlerinde ebedî kalmak üzere onlara, hem tertemiz eşler var, hem de Allah’dan bir rıza vardır. Allah, o kulları görür. AL-İ İMRAN/15 İman edip de hicret edip, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihad edenler, Allah katında en büyük dereceye sahiptirler. İşte bunlar murada ermiş olan mutlu kullardır. TEVBE/20 Rableri katında onların mükâfatı, altlarından ırmaklar akan Adn cennetleridir. Orada ebedî olarak kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte bu mükâfat, Rabbine saygı gösterene mahsustur. BEYYİNE/8 Ey, Rabbine, itaat edip huzura eren nefis! Hem hoşnut edici, hem de hoşnut edilmiş olarak Rabbine dön. Kullarımın arasına gir. Cennetime gir. FECR/27-30 Allah mümin erkeklere ve mümin kadınlara, altlarından ırmaklar akan cennetler vaad buyurdu. Orada ebedi kalacaklardır. Hem de Adn cennetlerinde hoş meskenler vaad etmiştir. Allah’ın rızası ise hepsinden büyüktür. İşte asıl büyük kurtuluş da budur. TEVBE/72 Biliniz ki dünya hayatı bir oyun, bir eğlence, bir süs ve kendi aranızda övünme, mal ve evlat çoğaltma yarışından ibarettir. Bu, tıpkı bir yağmura benzer ki; bitirdiği ot, ekincilerin hoşuna gider, sonra kurur, onu sapsarı görürsün, sonra çerçöp olur. Ahirette ise çetin bir azab; Allah’tan mağfiret ve rıza vardır. Dünya hayatı, aldatıcı bir zevkten başka bir şey değildir. HADİD/20 Genişliği yer ile göğün genişliği kadardır Rabbinizin bağışına ve genişliği göklerle yer arası kadar olan, Allah’tan gereği gibi korkanlar için hazırlanmış bulunan cennete koşun! AL-İ İMRAN/133 Rabbinizden bir mağfirete; Allah’a ve peygamberine inananlar için hazırlanmış olup, genişliği gökle yerin genişliği kadar olan cennete koşuşun. İşte bu Allah’ın lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah büyük lütuf sahibidir. HADİD/21 Büyük bir zenginlik ve ihtişam vardır Astarları atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin de devşirmesi yakındır. RAHMAN/54 Orada nereye baksan bir nimet ve pek büyük bir mülk görürsün. İNSAN/20 Irmaklar vardır Eğer böyle yaparsanız Allah sizin günahlarınızı bağışlar ve sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerinde hoş yerlere koyar. İşte büyük kurtuluş budur. SAF/12 Öyle yücedir O ki, dilerse sana ondan daha iyisini, altından ırmaklar akan cennetler verir, sana köşkler de yapar. FURKAN/10 Her kim iyi bir iş yaparsa onun faydası kendisinedir. Kim de kötülük yaparsa zararı yine kendinedir. Sonra hep Rabbinize döndürüleceksiniz. CASİYE/15 İman edip salih ameller işliyenleri ise, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Orada ebedî olarak kalacaklar. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgeler altında bulunduracağız. NİSA/57 Pınarlar vardır İkisinde de akıp giden iki kaynak vardır. RAHMAN/50 Kuşkusuz takva sahipleri gölgeler altında ve pınar başlarındadır. MÜRSELAT/41 Bu orada bir pınardır ki, adına “selsebil” derler. İNSAN/18 Yeşillikler vardır İkisinin de çeşitli ağaçları, meyvaları vardır. RAHMAN/48 Bu cennetler yemyeşildirler. RAHMAN/64 Ne sıcak, ne soğuk, tam kararında gölgelikler vardır Uzamış gölgeler, VAKİ’A/30 İman edip salih ameller işliyenleri ise, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Orada ebedî olarak kalacaklar. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgeler altında bulunduracağız. NİSA/57 Orada donatılmış koltuklar üzerine dayanmışlardır Orada ne yakıcı güneş görürler, ne de şiddetli soğuk. İNSAN/13 Yüksek köşklerde ve güzel konaklarda otururlar Fakat o Rablerine sığınarak korunanlar için altlarından ırmaklar akan, üzerlerinden şehnişinler yapılmış, şehnişinli balkonlu köşkler vardır. Bu, Allah’ın vaadidir. Allah vaadinden caymaz. ZÜMER/20 Halbuki sizi huzurumuza yaklaştıracak olan, mallarınız ve evlatlarınız değildir. Ancak iman edip de salih amel işleyenlere gelince, işte onların amellerine karşı kendilerine kat kat mükafat vardır. Onlar cennet köşklerinde emniyet içindedirler. SEBE/37 İman edip güzel işler yapanları, evet muhakkak ki onları, altlarından ırmaklar akan ve içinde ebedî kalacakları cennet köşklerine yerleştireceğiz. Böyle iyi işler yapanların mükafatı ne güzeldir! ANKEBUT/58 Öyle yücedir O ki, dilerse sana ondan daha iyisini, altından ırmaklar akan cennetler verir, sana köşkler de yapar. FURKAN/10 Yükseklere kurulmuş tahtlar vardır Onlar cevherlerle işlenmiş tahtlar üzerindedirler. VAKİ’A/15 Onlar Karşılıklı tahtlar üzerindedirler. SAFFAT/44 En güzel giysiler ve takılar vardır Üstlerinde zarif ve yeşil, kalın ipekten bir elbise vardır. Gümüş bileziklerle süslenmişlerdir. Rableri onlara temiz bir içecek içirmiştir. İNSAN/21 Şüphesiz Allah iman edip yararlı iş işleyenleri, altından ırmaklar akan cennetlere koyacak, orada altın bilezikler ve inciler takınacaklar. Oradaki elbiseleri de ipektendir. HAC/23 Sabırlarına karşılık onlara bir cennet ve ipekten elbiseler verir. İNSAN/12 Onlara Adn cennetleri vardır. Onlar oraya gireceklerdir. Orada altın bilezikler ve incilerle süsleneceklerdir. Orada elbiseleri de ipektir. FATIR/33 Cennetteki yiyecek ve içecekler Onlara damgalı saf bir içki sunulur. Onun sonu misktir. İşte ona imrensin artık imrenenler. MUTTAFFİFİN/25-26 Kötülükten sakınanlara vaad edilen cennetin durumu şöyledir Orada bozulmayan temiz sudan ırmaklar, tadı değişmeyen sütten ırmaklar, içenlere lezzet veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır. Onlar için cennette her çeşit meyve ve Rablerinden bir bağışlanma vardır. Bunların durumu, ateşte ebedî olarak kalacak olan ve bağırsaklarını parçalayacak kaynar su içirilen kimsenin durumu gibi olur mu? MUHAMMED/15 Pek çok meyva arasında, Tükenmeyen ve yasaklanmayan VAKİ’A/32-33 Dalbastı kirazlar, Meyva dizili muzlar, VAKİ’A/28-29 Kaynağından doldurulmuş, testiler, ibrikler ve kadehlerle. Ondan ne başları ağrıtılır, ne de akılları giderilir. Beğendikleri meyvalar, Canlarının çektiği kuş etleri, VAKİ’A/18-21 İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Onda ne bir zararlı sonuç vardır, ne de sarhoşluk verir SAFFAT/45-47 Meyveler vardır, Naîm cennetlerinde onlara hep ikram edilir. SAFFAT/42-43 Kuşkusuz iyiler de karışımı kâfûr olan dolgun bir kadehten içerler. Bir kaynak ki ondan Allah’ın kulları içerler, güzel yollar açarak akıtırlar onu. İNSAN/5-6 Üstlerinde zarif ve yeşil, kalın ipekten bir elbise vardır. Gümüş bileziklerle süslenmişlerdir. Rableri onlara temiz bir içecek içirmiştir. İNSAN/21 Üzerlerine cennet gölgeleri sarkmış, meyveleri bol bol önlerine konmuştur. Yanlarında gümüşten kaplar, billur kupalar dolaştırılır. Gümüşten öyle kadehler ki onları türlü türlü biçimlere koymuşlardır. Onlara orada bir dolu kadeh sunulur ki, karışımı zencefildir. İNSAN/14-17 Bahçeler var, bağlar var. NEBE/32 Cennette insanın nefsinin dilediği herşey vardır Onlar, kendilerine gelmiş bir delil olmaksızın, Allah’ın âyetleri hakkında mücadele ederler. Bu durum, Allah katında ve iman edenler yanında büyük bir buğzu gerektirir. İşte Allah, her böbürlenen zorbanın kalbini öyle bir tabiat ile mühürler. MÜ’MİN/35 Onlar da “Hamdolsun o Allah’a ki, bize vaadini doğru çıkardı ve bizi cennet arzına varis kıldı. Cennette istediğimiz yerde oturuyoruz” derler. Bak ne güzeldir mükafatı o iyi amel işleyenlerin! ZÜMER/74 Onların etrafında yiyecek ve içecekler altın tepsiler ve kadehlerle dolaştırılır. Orada canların çektiği ve gözlerin hoşlandığı herşey vardır. Siz orada ebedi olarak kalacaksınız. ZUHRUF/71 Sen kıyamet günü kazandıkları şeyin cezası başlarına gelirken zalimlerin korkudan titrediklerini görürsün. İman edip salih amel işleyenler ise cennet bahçelerindedirler. Rablerinin yanında onlar için istedikleri her şey vardır. İşte büyük lütuf budur. ŞURA/22 Bunlar onun cehennemin uğultusunu bile duymazlar. Canlarının istediği şeyler içinde temelli kalırlar. ENBİYA/102 – Orada müminlere büyük bir nimet verilir Meyveler vardır, Naîm cennetlerinde onlara hep ikram edilir. SAFFAT/43 Yüzler de var ki, o gün nimetle mutludur. ĞAŞİYE/8 – Mutluluk ve huzur dolu bir yaşam vardır Yüzlerinde nimet ve mutluluğun sevincini görürsün. MUTAFFİFİN/24 Ve sevinçli olarak ailesine dönecektir. İNŞİKAK/9 Allah da onları o günün fenalığından korur, yüzlerine parlaklık, gönüllerine sevinç verir. İNSAN/11 Yüzler var ki o gün ışıl ışıl parlar. Rabbine bakar. KIYAMET/22-23 Şimdi iman edip salih ameller yapmış olanlara gelince, onlar bir bahçe içinde neşelenirler. RUM/15 Yüzler de var ki, o gün nimetle mutludur. Yaptığından hoşnuttur. Yüksek bir cennettedir. ĞAŞİYE/8-10 Fakat tevbe edip iman eden ve salih amel işleyen bunun dışındadır. Bunlar cennete girecekler ve hiçbir haksızlığa uğratılmayacaklardır. MERYEM/60 Allah onları hoşnud olacakları bir yere cennete elbette koyacaktır. Şüphesiz Allah Alîmdir herşeyi bilir Halîmdir, Kullarına yumuşak davranır.. HAC/59 Artık o hoşnut bir hayattadır. HAKKA/21 – Güvenlik vardır Halbuki sizi huzurumuza yaklaştıracak olan, mallarınız ve evlatlarınız değildir. Ancak iman edip de salih amel işleyenlere gelince, işte onların amellerine karşı kendilerine kat kat mükafat vardır. Onlar cennet köşklerinde emniyet içindedirler. SEBE/37 – Kin ve nefret yoktur Orada kalblerinde bulunan kini çıkarıp atarız. Onların altlarından ırmaklar akar. “Bizi buna erdiren Allah’a hamdolsun. Eğer Allah bizi doğru yola sevk etmeseydi biz doğru yola erişemezdik. Şüphesiz Rabbimizin peygamberleri bize gerçeği getirmişler.” derler. Onlara şöyle seslenilir “İşte size cennet! Yaptıklarınıza karşılık buna varis oldunuz”. A’RAF/43 Biz o cennetliklerin kalblerindeki kinleri çıkarır atarız. Hepsi kardeşler olarak sevinç içinde karşılıklı koltuklara otururlar. HİCR/47 – Boş konuşma ve yalan yoktur Orada boş bir söz ve günaha sokan bir laf işitmezler. Duydukları söz, yalnız “selam”, “selam” dır. VAKİ’A/25-26 Orada boş bir söz işitmez. ĞAŞİYE/11 Orada ne boş bir söz işitirler, ne de bir yalan. NEBE/35 – Yorgunluk ve bıkkınlık yoktur “Lütfundan bizi durulacak bir yurda kondurdu. Burada bize yorgunluk gelmeyecek, burada bize usanç gelmeyecektir.” FATIR/35 Orada kendilerine hiçbir yorgunluk gelmeyecek. Oradan çıkarılacak da değillerdir. HİCR/48 – Korku ve hüzün yoktur Ey Âdemoğulları! Size içinizden peygamberler gelip âyetlerimi anlattıklarında, kim Allah’tan korkar ve kendini düzeltirse, işte onlar için korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de. A’RAF/35 Şüphe yok ki, iman edenler, yahudiler, hıristiyanlar ve sabiîler, bunlardan her kim Allah’a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve salih amel işlerse elbette Rabbleri katında bunların ecirleri vardır, bunlara bir korku yoktur, bunlar mahzun da olacak değillerdir. BAKARA/62 Allah’ın lütfundan verdiği nimetle sevinçlidirler. Arkalarından kendilerine ulaşamayan kimselere de hiç bir korku olmayacağını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler. AL-İ İMRAN/170 Onlar orada şöyle derler “Hamd olsun Allah’a, bizden o üzüntüyü giderdi. Gerçekten Rabbimiz çok bağışlayıcı ve şükrün karşılığını vericidir.” FATIR/34 – Güzel yüzlü ve güzel huylu eşler vardır İçlerinde güzel huylu, güzel yüzlü kadınlar vardır. Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? Çadırlar içerisinde gözlerini yalnız kocalarına çevirmiş hûriler vardır. RAHMAN/70-72 İnanıp yararlı işler yapanlara, altlarından ırmaklar akan cennetlerin kendilerine ait olduğunu müjdele! Onlardaki herhangi bir meyveden rızıklandırıldıklarında “Bu daha önce de rızıklandığımız şeydir” derler ve o rızık birbirinin benzeri olmak üzere, kendilerine sunulacak. Orada çok temiz zevceler de onların. Hem onlar orada ebedî kalacaklar. BAKARA/25 Yanlarında iri gözlü, bakışlarını kocalarından başkalarına çevirmeyen hanımlar vardır. SAFFAT/48 İri gözlü hûriler, Saklı inciler gibi, Yaptıklarına karşılık olarak verilir. VAKİ’A/22-24 Biz kadınları yeniden inşa ettik yarattık. Onları bâkireler yaptık. Hep yaşıt sevgililer, VAKİ’A/35-37 – Cennet halkı genç ve yaşıttır Hep yaşıt sevgililer, VAKİ’A/37 Etraflarında ölümsüz hizmetçiler dolaşır, onları görünce saçılmış inciler sanırsın. İNSAN/19 – Cennete girenler kurtuluşa ermişlerdir Her canlı ölümü tadacaktır. Kıyamet günü ecirleriniz size eksiksiz olarak verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konursa o, gerçekten kurtuluşa ermiştir. Dünya hayatı, aldatıcı zevkten başka birşey değildir. AL-İ İMRAN/185 Eğer böyle yaparsanız Allah sizin günahlarınızı bağışlar ve sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerinde hoş yerlere koyar. İşte büyük kurtuluş budur. SAF/12 İnanan ve iyi amel yapanlar için de altından ırmaklar akan cennetler vardır. İşte büyük kurtuluş odur. BURUC/11 O gün inanan erkekleri ve inanan kadınları görürsün ki nurları, önlerinde ve sağlarında koşuyor. Kendilerine “Bugün müjdeniz altlarından ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacağınız cennetlerdir.” denilir İşte büyük kurtuluş budur! HADİD/12

herşey karşılıklı ile ilgili sözler